Biz sizi arayalım

Erkeklerde İstenmeyen Kıl Sorununa Çözüm

 

Erkeklerde İstenmeyen Kıl Sorununa Çözüm

Erkeklerde İstenmeyen Kıl Sorununa Çözüm



Erkeklerde İstenmeyen Kıl Sorununa Çözüm

 Erkeklerde İstenmeyen Kıl Sorununa çözüm

 Çocukluk çağlarına ait ince ve de renksiz vellus tüyleri, ergenlik döneminde terminal kıllara dönüşür ve  erkeklerde bu döngü oldukça yoğun devam eder. İkincil seks karakteristiği olarak kıllanma kadın ve erkekte farklı görünmekte, her iki cinsiyette aynı olan kasık ve de koltukaltı kılları dışında bölgesel ve yapısal olarak farklılık gösterir. Erkeklerde sakal olarak yüzde, göğüs, omuz, karın, sırt, bacak ve ayaklarda daha yoğun kıllanma görülür. Kadınlarda ise normal şartlarda sayılan pek çok bölgedeki kıllanma vellus tüyü durumunda kalmaktadır.
 
Androjen hormonlar,(erkek cinsiyet hormonları) kıl yoğunluk ve de kalınlığını direk etkileyen önemli bir faktörken değildir. Hormonlardan başka genetik yapı kıl profilinde önemli etkendir. Androjen hormonlardan dolayı normal şartlarda kıl profili yoğun ve de kalın olan erkeklerde, çeşitli sebeplerle aşırı kıllanma sorunu ile birlikte görüldüğünde tablo daha da vahim olmaktadır.
 
Erkeklerdeki kıllanma bölgesi oranı ve yoğunluğu cinsel hayatı direk olarak etkilemektedir. Yapılan bir ankette seks partnerinin fizik özellikleri sorulan kadınların çoğu “kesinlikle kılsız değil ama sadece belli bölgelerde ve az kıllı ” tarif etmişlerdir. Aynı ankette aşırı kıllı bir erkekle seks fikrini de çoğu kadınlar hoş bir fikir olmadığı belirlenmiştir. Cinsel hayata etkisi bir tarafa bırakılsa bile kıllanmanın beraberinde getirdiği problemler estetik kaygıları aşmaktadır.
 
Kadınlar ve de erkekler açısından sıkıntılı bir durum olan aşırı kıllanma, özellikle genç yaşlardaki kişi için çok büyük bir sorun olup özgüven kaybı, utangaçlık, içe kapanıklık ve hatta depresyon gibi psikolojik problemlere neden olabilmektedir.
 
Vücut geliştirme ile ilgilenen kişilerin özellikle başlarını ağrıtan göğüs kılları, bacaklardaki, omuzlardaki, kollardaki ve sırttaki tüyler kas kesimlerinin görünümünde sorun yaratmaktadır. Bu yüzden temizlenmeleri şart olmaktadır. 
 
Hemen her erkeğin sıkıntısı olan yanaklardaki tüyler, kıllar, sakal dağınıklığı da denen tek tük kıllar da ciddi bir sorundur.
Aşırı kıllanma erkeklerde kıl dönmesine de sebep olabilmektedir. Hijyen kurallarına ne kadar dikkat edilirse edilsini özellikle ense, omuz ve de sırt bölgesindeki kılların döngüsünü tamamlayıp kendiliğinden dökülmesiyle uygun yatak bulup kıl dönmesine sebep olduğu da sık görülen bir sorundur. 
 
Kadınlardaki aşırı kıllanmayı tarif eden hirsutizmle erkeklerdeki aşırı kıllanmayı karıştırmamak gereklidir. Cushing’s disease, polikistik Over Sendromu (PCOS), bazı ilaçlar, doğuştan adrenal yumurtalık tümörleri, hyperplasia, insülin direnci ve obezite kadınlarda hirsutizm sebeplerinin başlıca olanlarıdır. Bu faktörlerin çoğu kısmı erkekler için geçerli değildir. Erkeklerde en sık rastlanan sebep androjen hormon seviyesinin yüksek oluşu ve genetik yapıdır.
 
İçsel olan bu faktörlerin başka erkeklerde görülen aşırı kıllanmanın pek akla gelmeyen fakat hep akılda tutulması gereken bir başka etkeni de vardır. Erkeklerde saç dökülmesi yirmili yaşlardan itibaren görülmekte, kırk beş yaş öncesinde erkeklerin yarıdan fazlası kelliğe ulaşmış olmaktadır. Testesteron hormonunun reaksiyon ürünü olan ve de DHT olarak adlandırılan dihidrotestesteron kıl foliküllerini öldürmektedir. Erkek tipi kelliğe sebep olmaktadır ve bunun tedavisinde finasteride, minoxidil vb. içerikli ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlar ise saç dökülmesinde çözüm olabilirken sistemik etkilerinden kaynaklı ve de aynı zamanda aşırı kıllanmaya da sebep olabilir. 
Erkekler de sorun olan kıllardan kurtulmak için kalıcı epilasyon yöntemlerine de sıkça başvurmaktadır. Rutin epilasyonların erkekler açısından zor ulaşılabilir oluşu kalıcı epilasyon yöntemlerine ilgiyi arttırmaktadır.
 

Kıllardan kurtulmak için yöntemler hakkında;

İğneli Epilasyon ( elektroliz ) :
Amerika’da ‘’permanent hair removal’’ yani kalıcı epilasyon olarak kabul edilen yöntemdir. Uygulayıcının kıl kökünün cihazıyla görebilecek yetenek ve de tecrübeye sahip olması, vereceği akım şiddeti hakkında da bilinçli olması, hem sonuç almakta hem de istenmeyen yanık izlerinden korunmakta da çok önemlidir. İdeal uzman ve de cihaz ikilisi varlığında bile üç yıla varan uygulama süresi ciddi dezavantajdır. 
İğneli epilasyonda olduğu gibi, lazer epilasyonda yanık riski oldukça yüksektir. Özellikle koltukaltı ve de kasık bölgesi gibi kılların kalın köklerinin derin olduğu bölgelerde de uygulamada çıkılan yüksek değerler yanıklara yol açmaktadır. Acısız olduğu iddia edilse de acı her zaman söz konusudur.
 
İğneli epilasyonda olduğu gibi lazer epilasyon da uzmanlık ve de kullanılan cihaz hayati önemdedir. Olması gerekenin dışında uygulanan uygulamalar facia olarak nitelenebilecek sonuçlar doğurabilmektedir. Bu tip durumlarda olay basit bir yanık olayını aşıp ciddi sağlık sorunları doğurabilmektedir.
 
Lazer epilasyon veya iğneli epilasyon, bu hizmetleri veren merkezleri seçerken çok yapılan hata merkezin albenisine, reklamına ve de fiyatlarına göre karar verilmesidir. En doğrusu o merkezden hizmet almış kişilerin yorumlarına göre karar vermektir. Çok iyi araştırmak en kilit noktadır ve sağlığınızdan olmamak adına, harcayacağınız zamanın ve paranın boşa gitmemesi için şarttır. 
 
 
 
 
 
erkeklerde istenmeyen tüylenme kıl sorunu kıl dönmesi 
 
erkeklerde tüy sorunu ile ilgili aramalar
erkeklerde tüy sorunu çözümü
erkeklerde istenmeyen tüyler
kabızlık sorunu
saç kepeklenme sorunu
hamilelik gaz sorunu doğal çözüm
etek traşı tüy dökücü krem

İLGİLİ ÜRÜNLER